Cumhurbaşkanı Erdoğan: Memurlarımızı Enflasyona Ezdirmeme Sözümüzü Yine Tutacağız (2)
Ardından Kahramanmaraş merkezli depremleri hatırlatan Erdoğan, asrın felaketine maruz kaldıklarını ancak milleti de devleti de enkaz altında bırakmadıklarını...
'DEVLETLE MİLLET ARASINDA GÜVEN İKLİMİ TESİS ETTİK'
Ardından Kahramanmaraş merkezli depremleri hatırlatan Erdoğan, asrın felaketine maruz kaldıklarını ancak milleti de devleti de enkaz altında bırakmadıklarını belirterek, "Hane desteği, taşınma ve kira yardımı ile vefat edenlerin yakınlarına nakdi yardım olarak bugüne kadar 30 milyar lira ödeme yaptık. Halen 3,5 milyon insanımızın barınma dahil tüm ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Kalıcı konutların inşası için kolları sıvadık. Hatta bayramdan itibaren tamamlanan evlerimizi teslim etmeye başladık. Felaket bölgesindeki 11 vilayetimiz ve 14 milyon insanımız devletine, hükümetine güveniyor. Hepsinden öte istikbaline güvenle bakıyor. Hangi siyasi görüşe mensup olursa olsun hiçbir vatandaşımız 1 sene içerisinde yeni yuvasına kavuşacağından asla şüphe duymuyor. Devletle millet arasında işte böyle bir güven iklimi tesis ettik. Bu güven ilişkisini kalıcı hale getirerek daha da güçlendirmekte kararlıyız. Biz sadece deprem yaralarını sarmakla kalmadık. Hesaplamalara göre 104 milyar doları bulan deprem maliyetine rağmen milletimizin diğer alanlardaki sorunlarını çözmeye, birbirinden önemli projeleri devreye almaya devam ettik" dedi.
'KILIÇDAROĞLU'NU SİYASETTEN EMEKLİ EDECEĞİZ'
Erdoğan, birilerinin dönemsel olarak fiyatları yükselen ve sonra da tekrar düşen bazı ürünler üzerinden kötümser bir tablo çizmek istediğini söyleyerek, "Son mahalli idareler seçimleri öncesinde yaptıkları istismar siyasetinin aynısını bugün de tekrarlıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar. Avrupa'da herhalde sizler de sosyal medyada görmüşsünüzdür. Cumhurbaşkanlarına oy verenler, kalkmışlar fakire oy vermişler. Yanındaki 3 tanesine de patates, domates, salatalık koymuşlar. Benim vatandaşım bu işi gayet iyi biliyor. Gayet iyi biliyor ama Bay Bay Kemal öğrenecek. Daha yapacak çok iş var. Dün gece Kılıçdaroğlu çıkmış asgari ücret üzerindeki vergiyi kaldırmaktan bahsediyor. Yahu bir insan bu kadar mı ülkesinden ve milletinden habersiz olur. Bir siyasetçi çalışma hayatına bu kadar mı yabancı olur? Hani derler ya; "Uyan da balığa gidelim." Biz asgari ücreti vergi dışı bırakalı neredeyse 1,5 sene oldu Bay Bay Kemal. Dahası diğer ücretlerin de asgari ücret kadar ki gelirlerini vergi dışı bıraktık. Hiç mi gündemi takip etmiyorsun? Yahu bu akıl hocalarına ders ver. Ama onlar da sana ders vermiyor. Bizim emekçi kardeşlerimiz için neler yaptığımızı hiç mi araştırmıyorsun? Önüne konulan kağıt parçalarını okumadan önce hiç mi sorgulamıyorsun? İnşallah 14 Mayıs'ta bu trajikomik durumlara da son verecek, tekaüt vakti geldiği anlaşılan Kılıçdaroğlu'nu siyasetten emekli edeceğiz. Böylece hem kendisini hem CHP seçmenini hem de milletimizi bu eziyetten kurtaracağız. Kılıçdaroğlu ve ortakları hangi yalana sarılırsa sarılsın sokaktaki vatandaş bunların çapsızlıklarını da bizim gayretlerimizi de çok iyi biliyor, görüyor, refahını artırmak için verdiğimiz samimi mücadeleyi takdir ediyor" diye konuştu.
'SENİN ALEVİLİĞİNDEN BİZE NE'
Erdoğan, ekonomiye dair rakamların ve oranların ortada olduğunu vurgulayarak, "Çalışanlarımızın ve emeklerimizin alım gücü 2002 yılına göre bugün her bakımdan daha fazladır. Deprem sonrası özellikle büyükşehirlerimizde aniden artan kira fiyatlarıyla ilgili olarak söylüyorum; gerekli çalışmaları yapıyoruz. Gerek TOKİ vasıtasıyla daha fazla konut üreterek gerekse memurlarımız ve ücretli çalışanlarımızın refah kayıplarının önüne geçerek bu meseleyi de mutlaka çözüme kavuşturacağız. Şunu unutmayın; biz siyaseti ikbal için değil, ülkeye ve millete hizmet için yapan insanlarız. Biz milletin derdiyle dertlenen, yükünü hafifletmeye çalışan bir kadroyuz. Biz hangi görüşten olursa olsun 85 milyonun her bir ferdine özellikle mesuliyet duygusuyla hareket eden bir ittifakız. İnsanları fikrine, meşrebine, mezhebine, kökenine göre ayırmanın ne inancımızda ne de siyasi geleneğimizde yeri vardır; asla olmayacaktır. Bay Bay Kemal diyor ki; "Ben aleviyim." Senin Aleviliğinden bize ne. Biz böyle bir şeyden seni eleştirdik mi? Hayırlı olsun. Ne kadar güzel. Ama bugüne kadar sen bunu hiç söylemiyordun. Ne oldu da şimdi söyledin? Çok manidar. Bu millet artık bunları yutmayacak. Hangi kurumda çalışırsa çalışsın, hangi mezhepten, hangi meşrepten olursa olsun bunların hiçbiri bizim derdimiz değildir. Rabbimiz ne buyuruyor; "Biz sizleri kavimlere, kabilelere ayırdık. Birbirinizle iyi tanışasınız, anlaşasınız diye" Üstünlük Allah katında itikat iledir. Mesele bu. Sen Alevi olmuşsun şu olmuşsun bu olmuşsun; Bay Bay Kemal bunların hiçbirisi bizi ilgilendirmiyor" ifadelerini kullandı.
'KILIÇDAROĞLU AKLINA KİM GELİRSE TEHDİT ETTİ'
Erdoğan, bugüne kadar küresel ekonominin ve Türkiye'nin mali durumuna bakmaksızın kamu görevlilerine gelecek kaygısı yaşatmadıklarını belirterek, "Kılıçdaroğlu gibi her hafta Meclis kürsüsünden farklı meslek gruplarını tehdit etmedik. Neler demedi; polisimizi tehdit etti, öğretmenlerimizi tehdit etti, doktorlarımızı tehdit etti. Aklınıza kim gelirse. "Göreve gelince elbette devri sabık yaratacağız" diyen tek parti faşizmi heveslisi zorbalardan olmadık. Kimsenin ekmeğiyle oynamadık. Şimdi ne diyor; "Biz kimseyi işinden etmeyeceğiz." 4 yıldır belediyelerde işlerinden edilen benim vatandaşlarımın hakkını, hukukunu acaba sen ne ile izah edeceksin? "İyi bir Ankara', "İyi bir İstanbul', "İyi bir İzmir" diyor. Yahu ne iyisi? İşte 4 senedir sizi gördük. Her tarafı pislik götürüyor. İzmir öyle, Ankara öyle, İstanbul öyle. Zaten bir yağmur vesaire yağdığı zaman bakıyorsun belediye başkanları ortada yok. Niye; tatildeler. Bunlar için en uygun yer Bodrum. Hep oradalar. Devlete, millete ve vazifesine ihanet etmediği sürece kimseye biz kapıyı göstermedik. İnşallah bundan sonra aynı ilkeli, ahlaklı ve kuşatıcı tavrımızı koruyacağız. Daha elinde hiçbir güç ve imkan yokken kamu personelini tehdit edenlere meydanı bırakmayacağız. Hale bak. Elma şekeri dağıtır gibi önüne gelene birer cumhurbaşkanlığı yardımcısı verdi. Önce "6'lı masa" dedi. Sonra bu 7'li masa oldu. Daha sonra 9 oldu. Şu anda bununla yürüyor. Ne Kılıçdaroğlu ve ortakları gibi devletimizi FETÖ'cülere ne bölücülere teslim edeceğiz ne de sırf siyasi görüşü sebebiyle birilerini dışlayacağız. İşini layıkıyla yapan görevine sadık milletine aşkla hizmet eden herkesin hakkını aldığı bir yönetim olarak yolumuza devam edeceğiz" dedi.
'CUMHUR İTTİFAKI LGBT'Cİ DEĞİLDİR'
FOTOĞRAFLI
Kaan ULU/ANKARA, (DHA)-
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.